-
1 отпуск
izin* * *мо́тпуск за свой счёт, о́тпуск без сохране́ния содержа́ния — ücretsiz izin
быть / находи́ться в о́тпуске — izinli olmak / bulunmak
получи́ть о́тпуск — izin almak
прие́хать в о́тпуск — izinli gelmek
он ушёл в о́тпуск — izne / izine gitti
предоста́вить трёхдне́вный о́тпуск по слу́чаю жени́тьбы — evlenme halinde üç günlük mazeret izni vermek
-
2 отпрашиваться
несов.; сов. - отпроси́тьсяотпроси́ться у дире́ктора — müdürden izin almak
-
3 письменный
1) yazılıпи́сьменная рабо́та (контрольная) — ( задание) yazılı yoklama; ( выполненная учащимся) yazılı kağıdı
пи́сьменный экза́мен — yazılı sınav
пи́сьменные показа́ния — yazılı ifade
получи́ть пи́сьменное разреше́ние — yazılı izin almak
2) ( книжный) yazı °пи́сьменный язы́к — yazı dili
в пи́сьменном ви́де — yazılı olarak
на э́то тре́буется пи́сьменное согла́сие роди́телей — bunun için velilerden muvafakat yazısı istenir
3) yazı °пи́сьменный прибо́р — yazı takımı
пи́сьменный стол — yazı masası, yazıhane
-
4 получать
несов.; сов. - получи́ть1) врз almak; elde etmek; kavuşmakполуча́ть пи́сьма — mektup almak
получи́ть прика́з — emir almak
на́до получи́ть подро́бные да́нные / све́дения — ayrıntılı bilgiler elde etmek gerek
что получа́ют из не́фти? — petrolden neler elde edilir?
катало́г мо́жно получи́ть беспла́тно — katalog bedelsiz olarak temin edilebilir / sağlanabilir
разреше́ние полу́чено? — izin çıktı mı?
и что ты (от э́того) полу́чишь? — eline ne geçer?
ско́лько (рубле́й) он получа́ет на́ руки? — eline kaç ruble geçer?
обору́дование, кото́рое мы от них получа́ть и́ли (при передаче) — onlardan devraldığımız donatım
получи́ть хоро́ший урожа́й — iyi bir ürün almak / elde etmek
тот, кто бу́дет пе́рвым, полу́чит приз — birinci olana armağan var
дере́вня получи́ла свет / электри́чество — köy elektriğe kavuştu
э́та па́ртия това́ра (уже́) полу́чена — bu parti mal teslim alınmıştır
2) edinmek, görmek, bulmakполуча́ть зна́ния из книг — kitaplardan bilgi edinmek
получи́ть профе́ссию — bir meslek edinmek
получи́ть необходи́мую подде́ржку — gereken desteği görmek
возмо́жность получи́ть вы́сшее образова́ние — yüksek öğrenim yapma olanağı
3) yemekполучи́ть пощёчину — bir şamar yemek
получи́ть удово́льствие — zevk almak
получи́ть три го́да (тюрьмы́) — üç yıl (hapis) yemek
4) разг. tutulmak, olmakполучи́ть на́сморк — nezle olmak
5) kazanmakполуча́ть распростране́ние — yaygınlık kazanmak
получи́ть пра́во на штрафно́й удар — спорт. ceza vuruşu kazanmak
получи́ть примене́ние — kullanılır olmak
эконо́мика получила большо́е разви́тие — ekonomide büyük gelişmeler oldu / kaydedildi
См. также в других словарях:
izin almak — bir şey yapmak için onay sağlamak Çalıştığı bankanın müdürlerinden birinin kızıyla nişanlanmak için izin alıp Edirne ye gitmişti. M. Ş. Esendal … Çağatay Osmanlı Sözlük
izin — is., zni, Ar. iẕn 1) Bir şey yapmak için verilen veya alınan özgürlük, müsaade, ruhsat, icazet, mezuniyet Viyana dan döneli bir ay olmuştu ve izni üç hafta sonra bitiyordu. H. E. Adıvar 2) Bir kimseye çalıştığı yerce verilen tatil Yıllık iznini… … Çağatay Osmanlı Sözlük
izin koparmak — güçlükle izin almak Kendisi belediyeden birkaç gün izin kopararak onları ziyaret edecekti. R. N. Güntekin … Çağatay Osmanlı Sözlük
destur almak — izin almak … Çağatay Osmanlı Sözlük
söz almak — 1) konuşmak için toplantı başkanından izin almak, konuşmaya başlamak Toplantıda ilk olarak başkan söz aldı. 2) birinin bir işi yapacağını kesin olarak bildirmesini sağlamak İşimin yapılacağı konusunda bakandan söz aldım. 3) erkek tarafı… … Çağatay Osmanlı Sözlük
olur almak — yetkili makamdan bir uygulamayı yapabilmek için yazılı izin almak … Çağatay Osmanlı Sözlük
icazet almak — 1) izin, onay almak Bir çift ayakkabı almak için dahi ondan icazet almak zorunda kalıyorum. A. Kulin 2) diploma almak … Çağatay Osmanlı Sözlük
işi ciddiye almak — soruna önem vermek İşi ciddiye almış olacak ki hemen okul müdürüne çıkmış, izin istemiş. E. Bener … Çağatay Osmanlı Sözlük
fetva çıkarmak — esk. belli bir konuda dinî hukuk kurallarına göre izin almak Şimdi müftüye gideceğim, fetva çıkarıp senden boşanacağım. A. Gündüz … Çağatay Osmanlı Sözlük
MÜRACAAT — (Rücu . dan) Geri dönmek. * Baş vurmak, izin almak için veya bir iş için alâkadarlarla görüşmek. * Mütalâa istemek, danışmak … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
destur — is., esk., Far. destūr 1) İzin, müsaade 2) ünl. (destu:r) Yol verin, savulun, izin verin anlamlarında kullanılan bir söz 3) ünl. Karanlık, ıssız yerlere pis veya atık su dökerken cin çarpmasın diye yüksek sesle söylenen bir söz Atasözü, Deyim ve… … Çağatay Osmanlı Sözlük